3 ayda 347 işçi yaşamını yitirdi

EMEK

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'nin (İSİG), 2022 yılının ilk üç ayına ait "İş cinayetleri raporuna" göre ocak ayında 120, şubat ayında 109 ve mart ayında 118 olmak üzere, üç ayda toplam 347 işçi, iş yerinde veya çalıştığı işle ilgili nedenlerle yaşamını yitirdi.

"İş cinayetleri" olarak tanımlanan işçi ölümleri en çok inşaat ve yol iş kolunda yaşandı. Bu iş kolunda yaşanan "iş cinayetlerinin" oranı toplam rakamın yüzde 16'sı oldu. Bu iş kolunu yüzde 13'lük oranla taşımacılık ve yüzde 10'luk oranla tarım ve orman iş kolu takip etti.

"İş cinayetlerinin" gerçekleşme nedenleri listesinde; yüzde 18'lik oranla trafik ve servis kazası ve ezilme, göçük birinci sırada yer aldı. Bunları; yüzde 14'lük oranla yüksekten düşme ve kalp krizi izledi. Üçüncü sırada ise yüzde 11'lik oranla koronavirüs nedeniyle gerçekleşen ölümler yer aldı.

6 ÇOCUK YAŞAMINI YİTİRDİ 

Yılın ilk üç ayında 18 mülteci emekçi, 25 kadın emekçi ve altı çocuk işçi iş cinayetlerinde öldü. Raporda iş cinayetlerinin önlenmesi için şu görüşlere yer verildi:

"Yılın ilk üç ayında işçi sağlığı ve güvenliğine dair olan sorunları ekonomik kriz, işten çıkarmalar, iklim durumu (yoğun kar yağışı) gibi koşullar belirledi. İşçiler hayat pahalılığı ve işten çıkarma tehdidi nedeniyle güvencesiz çalışma koşullarına mahkûm edildi. Asgari ücret düzeyinin tüm ücretliler içindeki oranı yüzde 70'e ulaşırken birçok işyerinde sigortalar asgari ücret üzerinden yatırılsa da belli miktarlar elden geri alındı. İşten atılma baskısıyla işçiler daha çok çalıştırıldı, üç işçinin yapacağı iş iki işçiye yaptırıldı."

İŞÇİ SINIFI ÜZERİNDE YÜK AĞIRLAŞTI

Başta temel gıda, kira, ısınma, ulaşım olmak üzere yapılan zamların düşük ücret-işsizlik-güvencesiz çalışma cenderesindeki işçilerin fiziki ve ruhsal sağlığını etkilediği belirtilen raporda, "Yine bu dönemin Türkiye çapında yoğun kar yağışı ile geçmesi işçilerin işyerlerine gitmelerinden tutun enerji, yol, belediye gibi işkolları başta olmak üzere işçi sınıfı üzerindeki iş yükünü daha da ağırlaştırdı. Diğer yandan yüzlerce işçi direnişi de gerçekleşti. Önümüzdeki dönemde de bir yandan ekonomik krizin baskısı yoğunlaşacak ama diğer yandan zikzaklar çizse de Türkiye işçi sınıfının direnişleri de güne damgasını vuracak gibi gözüküyor" denildi.

Raporda, Nisan ayı ile birlikte, havaların ısınmasıyla güvencesiz çalışmanın en yoğun olduğu inşaatlarda ve tarımdaki iş cinayetlerinde hızlı bir artış gözükebileceği uyarısında bulunurken, bu noktada inşaatlarda yüksekten düşmeler, tarımda işçilerinin taşınması ve çiftçilerin traktörlerindeki eksikliklerin giderilmesi başta olmak üzere acil önlemler alınması gerektiğine dikkat çekildi.

PANDEMİ VE İNTİHARLAR

"Koronavirüs bir işçi sınıfı hastalığıdır" ifadesine yer verilen raporda, "Şu an için gözlemleyebildiğimiz kadarıyla çalışan işçiler içinde hastalık yaygınlığını devam ettirse de ölümler giderek azalmaktadır. Ancak işçi sınıfının kırılgan kesimleri (yaşlı-emekli işçiler ve kronik hastalığı olanlar) arasında ölümler devam etmektedir. Kamusal sağlık önlemleri bu kesimleri önceleyecek biçimde alınmalıdır" açıklaması yapıldı.

Ekonomik kriz, mobbing ve fazla çalışmaya bağlı işçi intiharlarının devam ettiğine işaret edilen raporda, özellikle geçinemeyen işçilerin banka ve tefecilerden aldıkları borçları geri ödeyememeleri ve yapılan baskılar nedeniyle meydana gelen intiharlarda artış olabileceği uyarısı yapıldı. Raporda, "Yine aşırı-yoğun-fazla-sağlıksız çalışmaya bağlı kalp krizi ve beyin kanaması gibi ani ölümler de sürüyor. Buna ekonomik krizin ve salgının etkilerini de ekleyebiliriz. İntiharlar gibi kalp krizleri de işçi ölümlerinde belirgin bir hal almaktadır" denildi.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.