"ÜRETTİĞİMİZ BİLGİYİ YİNE KENDİMİZ SINAYARAK İLERLEMELİYİZ’’

ÖZEL HABER

M. Fatih Hanoğlu Hocam ile röportaj yaparken eğitim almaya devam ettiğimi hissettim. Benim de Biyometrik Yüz Okuma ve Profil Tanımlama Uzmanlık Eğitimi aldığım Hanoğlu Hocam, eskiden bildiğimiz idealist hocaların en gençlerinden. Öğrencilerini ve eğitimi hiç bırakmadı. Röportajımızda Sayın Hocam, profil analiz uzmanlığı mesleğinin dünden bugüne olan gelişimi ve ülkemizdeki şu anki konumu ile ilgili bilgiler verdi.

Röportaj: Nuray Tayız M. Fatih Hanoğlu Hocam ile röportaj yaparken eğitim almaya devam ettiğimi hissettim. Benim de Biyometrik Yüz Okuma ve Profil Tanımlama Uzmanlık Eğitimi aldığım Hanoğlu Hocam, eskiden bildiğimiz idealist hocaların en gençlerinden. Öğrencilerini ve eğitimi hiç bırakmadı.
Röportajımızda Sayın Hocam, profil analiz uzmanlığı mesleğinin dünden bugüne olan gelişimi ve ülkemizdeki şu anki konumu ile ilgili bilgiler verdi.


Nuray Tayız: Sayın Hocam, biliyoruz ki genç yaşınıza rağmen çok yoğun bir eğitimcilik hayatınız var. Burada sıralamamız sayfalara sığmaz. Siz kısaca kendinizi tanıtır mısınız?
M.F.HANOĞLU: Genelde bu soruya ‘Size kendimi profesyonel öğrenci olarak takdim edeyim’ diyerek başlarım. Çünkü eğitmenlik hayatımı bu felsefeye borçluyum. Hayatı, algoritmalarını çözmeye çalışmamız gereken bir okul olarak görmekteyim. Elbette bunun yanı sıra amatör anlamda on yıl, profesyonel anlamda onaltı yıl kadar eğitim sektöründe çalıştım ve çalışmaya devam etmekteyim. Gerek kamu gerekse özel kurumlara dil, iletişim ve profil analizi konularında üç binin üzerinde seminer, panel ve konferansa konuşmacı olarak katıldım.
Her katıldığım programda her konuda, özellikle de andragojide yani yetişkin eğitiminde uzmanlaşmaya başladım.
Nuray Tayız: Eğitimciliğinizde Profiler’ın ağırlık kazanması nasıl oldu? Sizi bu konuda etkin bir isim olmaya hangi etmenler getirdi?
M.F.HANOĞLU:
Dil bilimi eğitimimden sonra İngiliz ve Amerikan dil bilimine merak sardım. Bu merakıma 2007 yıllarında uygulamalı dil bilim alanları; psikodilbilim, nörodilbilim, adli dilbilim dalları eklendi. Bu alanlarda da eğitimler alarak kendimi uzmanlaştırmaya ve daha ileriye taşımaya çalıştım. İnsanı ve insana özgü her şeyi merak ediyordum. Davranış bilimlerine ve antropolojiye merak sardım. Adli bilimler ile ilgilenmeye başladığımda ileri düzey yalan analizi eğitimleri almak adına yurt dışındaki eğitimcilerden yararlanmaya başladım. Daha sonra yüksek öğrenim bazında profil tanımlama ve yüz, mimik, jest okuma eğitimlerine katıldım. Ve ülkemizde bu alanlarda yeterince bilgi, belge ve eğitim olmadığını görünce neler yapabilirim diyerek işe atıldım.
Makaleler ile başlayan süreçle polis okullarında, üniversitelerde ilk eğitimleri vermeye başladım.


Nuray Tayız: Profil Analiz Uzmanlığının, diğer ülkelerle kıyasladığımızda ülkemizdeki yeri nedir?
M.F.HANOĞLU:
İngilizcede yer alan “Profiling” eylemi Türkçeye çevrildiğinde; profil analizi, profilleme, profil oluşturma ve profil tanımlama anlamına gelir. Profil analizi, ülkeden ülkeye farklılıklar gösteren bir alandır. Birçok ülkede davranış analizi, profilleme, profil tanımlama, profil oluşturma gibi terimler ile anılırken dil biliminden psikolojiye; DNA’dan veya biyolojiden teknolojiye kadar birçok bilimde de kullanılan bir terimdir.
Modern anlamda ilk profil uzmanının John Edward Douglas olduğu söylenmektedir. Ama 1879’dan beri aktif olarak kullanılmaktadır.
II. Dünya Savaşı sırasında Stratejik Hizmetler Ofisi’nin, Adolf Hitler’in profilini çıkartmak için William Lange adındaki psikiyatristi görevlendirmesi ile profilleme çalışmaları başlamıştır.
Profil Analizinin APA (American Psychiatric Association) topluluğunda da bir yeri vardır.
Günümüzde yaygın olarak gelişmiş ülkelerde uluslararası mesleki derneklerin olduğunu da görmekteyiz.
Türkiye’de profilleme ile ilgili ilk çalışmalar Cumhuriyet’in ilk yıllarında başlamıştır.
1923 yılında Adli Tıp Kurumu kurulmuştur. Adalet işlerinde bilirkişilik görevi yapmak, adlî tıp uzmanlığı ve yan dal uzmanlığı programları ile görev alanına giren konularda diğer adlî bilimler alanlarında sempozyum, konferans ve benzeri etkinlikler düzenlemek ve bunlara ilişkin eğitim programları uygulamak üzere kurulan bir devlet kurumudur.
Türkiye’de 1941 yıllarında İstanbul Üniversitesi’nde sözsüz iletişim üzerine, “Yüz İfadelerinin Tefsiri Hakkında Tecrübi Bir Tetkik” adlı kitaplaştırılan çalışma Psikolog Dr. Mümtaz Turhan tarafından gerçekleştirilmiştir.
Türkiye’de genel suçlu profilini ortaya koymaya yönelik ilk sosyolojik araştırma 1992 yılında “Türkiye’de Suçlular” adıyla kitaplaşan çalışmadır.
Günümüz Türkiye’sinde profilleme ile ilgili birçok kitap ve makale çıkartılmıştır.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------


-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Nuray Tayız: Profiler mesleği hangi bilimleri kapsamaktadır?
M.F.HANOĞLU:
Antropolojiden davranış bilimine, kriminolojiden hukuka, biyoloji ve tıptan dil bilimine, psikolojiden sosyolojiye kadar uzanan multidisiplin alanlarda kendini var ederken; istatistik, insan kaynakları gibi birçok daldan da beslenir. Nuray Tayız: Profiler’lar hangi sektörlerde çalışabilmektedirler?
M.F.HANOĞLU:
Kısaca insanın olduğu hemen her alanda çalışabilirler. Örnekle insan kaynaklarında personel seçiminden, politikada siyasi danışmanlığa, sözsüz iletişim eğitimlerinden imaj yönetimi danışmanlığına kadar birçok alanda eğitmen ve danışman olarak çalışabilirler. ---------------------------------------------------------------------------

‘’Artık birinci olarak kurumlara değil, bilgiye itibar etmeliyiz ve özeleştirilerimizle beraber özsaygımızı da önümüze koyarak kendi üretebileceğimiz bilgiye de itibar vermeli,
kendi ürettiğimiz bilgiyi yine kendimiz sınayarak ilerlemeyiz.’’
---------------------------------------------------------------------------
Nuray Tayız: Ülkemizde ilk defa Profil Analiz Uzmanlığı Araştırma Geliştirme ve Danışmanlık Derneği’nin kurulmasında öncü rol oynadınız. Derneğin Onursal Başkanısınız. Derneğin kurulması gerekliliği kararını hangi düşüncelerle aldınız?
M.F.HANOĞLU:
‘Uluslararası uygulanan yol ve yöntemlerin gelişmelerini takip ederken neden ülkemizde bu çalışmaları yapamıyoruz?’ sorusuna yanıt olarak ve ülkemizde dünya ile rekabete geçebilecek uzmanların yetişebileceğine olan inancımla dernekleşme çalışmalarına başladım. Nuray Tayız: Türkiye’de başka emsal derneklerin de kurulduğunu biliyoruz. Bu derneklerin birbirleriyle ve dünyadaki benzer derneklerle irtibatı ne yönde olabilecek?
M.F.HANOĞLU:
Konumuzla ilgili zamanla daha fazla kurum ve kuruluş oluşacaktır. Bu kurum ve kuruluşların hem birbirleri ile hem de uluslararası arenada varlığını oluşturabilmesi için öncelikle bilgiyi üretebilir konuma gelmeleri gerekmektedir. Küreselleşme bilgiye ulaşma şansımızı arttırdı ancak üreten toplumlar alanlarında yükselebilir. Biz de derneğimizin kuruluş amacına hizmet etmesi adına bilgiyi taşımak değil oluşturmak için bir araya geldik. Nuray Tayız: Hocam, ‘Bilgiyi taşımak değil oluşturmak için bir araya geldik’ derken neleri kastediyorsunuz, biraz açar mısınız?
M.F.HANOĞLU:
Ülkemize yapacağımız en büyük yatırım artık olan bilgiyi taşımak değil, üretmektir. Gelişmiş ülkelerde üretilen bilgi; kitap, makale vb. bilim ürünlerinin çevirisiyle ülkemize geçiş yapmakta ve bu durum her geçen gün artmakta. Ancak bilgiyi üretmiyorsanız sadece takiplersiniz. Genelde bilimsel disiplinler deneylenmeyen bilgiye itibar etmezler. Ancak deneylerin nerede yapıldığını da önemseyen insanlar vardır. Örnekle; Harward, Yale, Cambridge gibi ciddi geçmişi olan bir üniversitelerde ürünü olan bilgiye itibar daha fazladır. Artık birinci olarak kurumlara değil, bilgiye itibar etmeliyiz ve ikinci olarak özeleştirilerimizle beraber özsaygımızı da önümüze koyarak kendi üretebileceğimiz bilgiye de itibar vermeli, kendi ürettiğimiz bilgiyi yine kendimiz sınayarak ilerlemeyiz.
Sloganımız ve amacımız, dünya standartlarını sadece bir basamak olarak görme şeklinde olmalıdır. Bilimde muasırlaşmak, bilim yapmak, üretmek için çabalamalıyız.


Nuray Tayız: Profiler mesleği ile dedektiflik mesleğinin birbirlerine ne yönde katkıları olabilecek?

M.F.HANOĞLU: Her iki meslek birbirinden farklı alanlar olsa da ülkemizde dedektiflik mesleğinin de yükselişini görmekteyiz. Elbette konu insan olduğunda her iki alanın birbirine katkısı oldukça çok olacaktır. Nuray Tayız: UDAP - Uluslararası Davranış ve Profil Analiz Enstitüsü’nün alt yapı çalışmalarını yürütüyorsunuz? Bu konuda gelişmeler nasıl olacak?
M.F.HANOĞLU:
Uluslararası Davranış ve Profil Analiz Enstitüsü, özellikle profil analizinde eksikliği hissedilen konularda araştırma ve geliştirme yapılması adına pandemi sonrası adımlarını atacağımız bir kuruluş olacaktır. Bu marka ile bilginin üretilmesi ve yayılması adına adımlar atmak istiyoruz. Özellikle bir e-dergi ve e-kütüphane oluşturma niyetindeyiz.
Nuray Tayız: Profil analisti olmak isteyen kişilere tavsiyeleriniz neler?
M.F.HANOĞLU:
Öncelikle bu alana ilgi duyan herkese ilk tavsiyem; ilgili disiplinleri okumaları ve bu alanlarda araştırma yapmalarıdır. Özellikle davranış bilimleri, psikoloji, sosyoloji, kriminoloji, dilbilim, biyoloji gibi alanlarda kendilerini geliştirmeleri, antropoloji, istatistik, yönetim alanlarına ilgi duymaları da oldukça önemlidir. Bundan sonra mutlaka Yükseköğrenim tabanlı profilleme eğitimlerine katılmalarını tavsiye ederim.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
M. Fatih Hanoğlu
Hatay’ın Antakya ilçesinde doğdu. Çocukluğundaki en büyük şanslarından biri, seyahati seven ebeveynleriydi. Henüz çok küçükken on binlerce kilometre seyahat etmiş, tüm ülkeyi lise yıllarında tamamen gezmeyi bitirmişti. Yüksek öğrenime başladığında bu alışkanlığına da devam etti. Yurt dışına doğru açıldı. Bu seyahatleri sırasında sürekli okumaya zaman ayırdı. Öğrenmeye devam edebilmek için farklı şehir ve ülkelerdeki üniversitelerde onlarca eğitime katıldı. Hayatı bu nedenlerle bir öğrenme yolculuğu olarak gördüğünü söylemektedir.
Dil bilim, bilim ve felsefeye açılan kapısı oldu. Her ne kadar farklı bölümler okumuş olsa da bilimsel ve hayat felsefesine dair bakış açısını dil bilimine borçlu olduğunu söylemektedir. Daha sonraları İngiliz ve Amerikan dil bilimine merak sardı. Bu merakına 2007 yıllarında uygulamalı dilbilim alanları; psikodilbilim, nöro dilbilim, adli dilbilim dalları eklendi. Bu alanlarda da eğitimler alarak kendini uzmanlaştırmaya ve daha ileriye taşımaya çalıştı. İnsanı ve insana özgü her şeyi merak ediyordu. Davranış bilimlerine ve antropolojiye merak sardı. Profil tanımlama, yüz-mimik-jest eğitimleri aldı. İleri düzey yalan eğitimlerine katıldı.
Adli bilimler ile ilgilendi. Psikanaliz eğitimlerini aldı. Avrupa bilim diplomasisi eğitimini de tamamlayıp, bu alanda faaliyete başladı. Bu süre zarfında binlerce seminere, panele ve konferansa eğitimci ve konuşmacı olarak katıldı. Emniyetten cezaevlerine, üniversitelerden sivil toplum örgütlerine, özel okullardan dershanelere çok farklı kurumlara eğitimler verdi. Binin üzerinde makaleyi çeşitli gazetelerde köşe yazarı olarak yayımladı. Bu yayınlara ek olarak 4 kitap yayımladı. Basın cemiyetine katıldı. Uluslararası akademik bir dergi olan Ressjournal da bu süreçte ortaya çıktı.
Üretmeye ve öğrenmeye devam eden bir profesyonel öğrenci olarak kendini tanımlamaktadır.


PROJELERİ
• Profil Analiz Uzmanları Arge ve Danışmanlık Derneği (Profiler) Onursal Başkanı
• Ress Journal Kurucu (Route Educational & Social Science Journal)
• Uluslararası Basın Cemiyeti (Başkan Yardımcısı)
• Uluslararası Kalite Koçluk ve Girişimcilik Derneği (Denetim Başkanı)
• Rota Bilim Araştırma ve Geliştirme Derneği (Denetim Başkanı)
• Hanoğlu Özel Eğitim ve Danışmanlık Ltd. Şti. Kurucusu
• Rota Kariyer Eğitim ve Danışmanlık Şti Kurucusu
• Hedd Başkanlığı
• Çoğul Çocuklar Derneği Başkan Yardımcılığı
• Adlev Eğitmenliği


ALMIŞ OLDUĞU EĞİTİMLER KURUM / BÖLÜM / BELGE
*L. Avrupa Üniversitesi (Sanat ve Bilim Fakültesi- T. Dil bilim)
*Başkent Üniversitesi (Dil ve Konuşma Bozuklukları)
*A. Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (Dil ve Konuşma Bozuklukları)
*A. Karpaz Üniversitesi (Dil ve Konuşma Bozuklukları Eğitici Eğitimi)
*N. Pazar Üniversitesi (Global Master of Business Administration) Global MBA
*K. Dumlupınar Üniversitesi (Uluslararası Tic. ve Finansman - Yüksek Lisans-Devam)
*N. W. Üniversitesi (Psikolojik Danışmanlık - Yüksek Lisans-Devam)
*G. Teknik Üniversitesi (Psikanalitik Psikoterapi)
*Haliç Üniversitesi (Sanat Terapisi)
*A. Menderes Üniversitesi (Masal Terapisi)
*Uludağ Üniversitesi (Eğitici Eğitimi)
*Sakarya Üniversitesi (Profil Tanımlama, Yüz, Mimik ve Jest Eğitimi)
*Avrupa Birliği S4D4C (Avrupa Bilim Diplomasisi Eğitimi)
*Avrupa Laboratuvar Akreditasyonu Kurumu (Psikolojik Rahatsızlıklar Eğitimi)
*Orta Doğu Teknik Üniversitesi (Liderlik)
*G. Teknik Üniversitesi (Diksiyon)
*Fırat Üniversitesi (İnşaat)
*Milli Eğitim Bakanlığı- Mesleki Eğitim Merkezi (Eğitici Eğitimi)
*Milli Eğitim Bakanlığı- Mesleki Eğitim Merkezi (Usta Öğreticilik)
*Milli Eğitim Bakanlığı (Drama Eğitimi)
*Milli Eğitim Bakanlığı (Liderlik Eğitimi)
*Uluslararası Profesyonel Kurumlar Konsorsiyomu (İş ve Çalışma Psikolojisi)
*ISO-IAF (Kalite Yönetimi Uygulayıcılığı)
*International Psychological Association (Dil ve Konuşma Bozuklukları)
*International Psychological Association (Psikanalitik Psikoterapi)
*Konuşma Engelliler Federasyonu (Dil ve Konuşma Etkinlikleri)
*Yaprak Psikiyatri (Hizmet İçi Eğitim)
*Livcon Learning Academy (Profesyonel Koçluk)
*Uluslararası Koçluk Federasyonu (Koçluk)


ÖZEL EĞİTİMLER
*Dr. David J. Liebarman (FBI Danışmanı) (Temel ve İleri Düzey Yalan Algılama Eğitimi)
*Uluslararası Terapistler Kurumu (IAOTH) Elmira Strange, Mphil (Psy) (Adli Psikoloji)


ESERLERİ
Profil Tanımlama (İnsan Tanıma Rehberi - Kitap)
Yalan Dili ve Edebiyatı (Dorlion Yayınları - Kitap)
Farkındalık Dili (Şafak Ofset- Kitap)
Muhayyile (Şafak Ofset - Öykü Kitabı)
Paradigmasal (Global- Öykü Kitabı)

*Yazarın tüm yazılarının her hakkı saklıdır, izinsiz kaynak gösterilemez, isim belirtilmeden kullanılamaz.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.