CHP Kocaeli Milletvekili Nail Çiler, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'nda söz alarak Dilovası ve Gebze bölgesindeki çarpıcı sorunlara dikkat çekti. Konuşmasında, bölgenin sanayileşmiş yapısına ve ekonomik katkılarına vurgu yaparken, yaşanan plansızlık, çevre tahribatı ve yarım kalan projeler hakkında sert eleştirilerde bulundu.
Çiler, Dilovası'nı "Buram buram Anadolu kokan, şirin mi şirin, küçük ama etki alanı çok büyük bir ilçe" olarak tanımladı. 55 bin nüfusa sahip Dilovası'nın, üçü ihtisas olmak üzere altı organize sanayi bölgesi, dokuz farklı limanı, iki küçük sanayi sitesi, otomotiv ihtisas gümrüğü ve ilk 500'e giren firmalarıyla 57 bin çalışana ev sahipliği yaptığını belirterek, "Dünyada örneği olmayan binlerce üretim merkezine ev sahipliği yapan bir ilçemizdir. Tekrar ediyorum, 55 bin nüfusu olan bir yerde 57 bin çalışanın olduğu bir yerden bahsediyorum. Peki sizce sorun ne?" diye sordu.
TAVŞANCIL'DA "RANTSAL DÖNÜŞÜM" İDDİASI VE DEPOLAMA ALANI KARARI
Çiler, Dilovası'nın sorunlarını dile getirirken özellikle Tavşancıl Mahallesi'ne odaklandı. Denizle kucaklaşan, Osmanlı Dönemi'nden kalma evleriyle ünlü ve Bakanlık tarafından doğal sürdürülebilir koruma ve kontrollü kullanım alanı ilan edilen Tavşancıl'ın, "rantsal dönüşüm" tehdidi altında olduğunu savundu. 110 hektarlık, kentin tek nefes alma alanı olan bu bölgenin daha önce TOKİ'ye konut alanı olarak tahsis edildiğini, ancak 16 Haziran'da revize edilerek depolama alanı olarak ilan edildiğini belirtti.
Çiler, "Dün bölgedeydim. Vatandaşlarımız ve sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte bu plan için itirazlarımızı dile getirdik. Yetkili mercilere itirazlar yapıldı. Buna rağmen bu ısrar neden anlamak mümkün değil. Bu yanlıştan bir an önce dönülmelidir. Yöre halkının kaderini etkileyecek imar değişikliğine hayır diyoruz. Yaşam alanlarında depolama istemiyoruz" ifadelerini kullandı.
KOCAELİ'DE SAĞLIK VE EĞİTİM ALANINDAKİ EKSİKLİKLER
Konuşmasında Kocaeli'deki sağlık sorunlarına da değinen Çiler, Darıca Farabi Eğitim Araştırma Hastanesi'nin "eğitim ve araştırma hastanesi unvanına rağmen bu standardın gereklerini karşılamadığını" iddia etti. Çiler, "Ya bu tabelayı indirin ya da bu hastaneyi gerçekten bir eğitim ve araştırma hastanesi yapın" çağrısında bulundu.
Çayırova'da 2017 yılında müjdelenen hastanenin hala bitirilemediğini dile getiren Çiler, ihaleleri alan şirketlerin ya kaçtığını ya da iflas ettiğini belirtti. 13 Haziran 2025'te yapılacağı söylenen ihalenin de iptal olduğunu hatırlatarak, "Bu hastaneyi yapacağız dediğiniz zaman yapsaydınız o hastanede doğan çocuklar şimdi ilkokula başlamış olacaktı. Hastane sadece bir ihtiyaç değil, bir zorunluluktur" dedi.
Eğitim alanındaki eksikliklere de vurgu yapan Çiler, Darıca Piri Reis Mahallesi'ndeki bir okulun yıllardır bitirilemediğini ve akıbetinin belirsiz olduğunu aktardı. Bölgedeki mesleki ve teknik eğitim veren okul sayısının ihtiyacın çok gerisinde kaldığını belirterek, sanayi ile iç içe yaşayan genç nüfusa yönelik teknik eğitim altyapısının güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
ÇEVRE KATLİAMI VE YARIM KALAN PROJELER
Çiler, konuşmasının devamında Tavşanlı'da Kroman Çelik Fabrikası'nın yapmayı planladığı cüruf depolama tesisi projesine dikkat çekti. 99.200 metrekare orman alanının ÇED süreci bitmeden kullanıldığını sorarak, Bakanlığın bu konuda yanıt vermediğini eleştirdi. Benzer şekilde, Yukarı Hereke'de bulunan taş ocağının 35 hektarlık faal alanına ek olarak 34 hektar daha kullanmak istemesini "Yağma yapar gibi yurdumuzu delik deşik ediyorsunuz" sözleriyle eleştirdi.
Kartepe'nin hem tarım hem de doğa turizmi açısından önemli bir bölge olmasına rağmen bir hattın kurulmak istenmesini "bir firmanın gönlü olsun diye doğa harikası bir alan gözden çıkarılıyor" şeklinde yorumladı.
Konuşmasının sonunda Cengiz Topel Havalimanı'nın neden çalışmadığını, Osman Hamdi Bey Müzesi'nin neden kapalı olduğunu ve Gebze-Darıca Metrosu'nun "yılan hikayesine döndüğünü" sorarak, projelerin bitirilmemesine tepki gösterdi.
Nail Çiler, Kocaeli'nin ülkenin yükünü sırtladığını ancak hak ettiği değeri göremediğini belirterek, "Kocaeli bu ülkeyi sırtında taşıyor, taşımaya da devam edecek. Ancak Kocaeli hakkını alacak, alması da gerekiyor. Daha adil, daha eşit, daha planlı şekilde Kocaeli'nin kaynaklarının kullanılması lazım diyorum" diyerek sözlerini tamamladı.
*Cengiz Akgün
